ŞİİR ETKİNLİKLERİ ŞAHLANMALI, MARKALAŞMALI /Sergül VURAL


Hayatın tekdüze gidişinde yüreklerin yaşadığını hissettikleri anlardır kültürel etkinlikler. Tiyatro ve sinema ile hayatın kesitleri ayna gibi yansıtırken resim, fotoğraf, hat vb. sergileri ve şiir dinletileri de insanı iç dünyasında yolculuğa çıkaran sanat dallarıdır. 
Şiir etkinliği hazırlamak özveri ister, çaba ister, sevgi ister. Yapıldığı ilde halkla birlikte bütünüyle bir kabulleniş ister. O sorumluluğu alan iller yok değil. Elazığ Hazar Şiir Akşamları tümüyle bu bilinç üzerine yoğunlaşmış ve yoğrulmuştur. Henüz Kayseri’de şiire olan alakanın ihtişamını göremiyoruz ama bu görmeyeceğiz anlamına da gelmiyor, ümitliyiz. 
Büyükşehir belediyesinin düzenlediği Erciyes Şiir Günleri’nin 6. yapılamadı, şiir mahzun kaldı derken İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün hazırladığı “Kayseri Şiir Akşamları” şiir severleri umutlandırdı. Ancak; keşke Yoğunburç Kültür Evi’nde devam eden program isminin aynısı kullanılmasaymış, demeden de edemedim. 

Divan şairi Kadı Burhanettin adına düzenlenen gecede Prof. Atabey Kılıç’ın konuyla alakalı tadımlık konuşması, keşke bu konuşma konferans şeklinde şiir gecesinden ayrı yapılsaydı diye düşündürdü beni. Görkemli bir izleyicisi olmayan programda Bahaettin Karakoç’un “şiirin izleyicisi bu kadar olmamalı” sitemi yerindeydi. 
Programa mühür vuran şair bana göre Azerbaycan’dan Doç. Dr. Mehmet İsmail’di. Şiiri ile yaşanmışlığı öyle harmanladı ki salonda kabarmayan yürek kalmadı. 


Doç. Dr. Tamilla Aliyeva Abbashanlı’nın getirdiği hediyeleri sahiplerine verirken ki heyecanı, Kayseri ve Azerbaycan’ın kültürünü karşılaştıran duygulu konuşması ve akabinde Azerbaycanlı şairlerden örnek verdiği şiirleri okurken yaşadığı ve yaşattığı duygu gıpta ufkumda yerini aldı. 
Sunuculuk için Ankara’dan katılan genç hemşerimiz Gökhan Kahraman saygı ve edebiyle dikkatimi çekti. Programa başından sonuna kadar hâkimiyetini kaybetmedi. 
Programın diğer şairleri Yasin Mortaş, Dr. Ahmet Tevfik Ozan, Abdullah Satoğlu, İsmet Bora Binatlı, İlter Yeşilay, Mehmet Hameş, Cansın Erol, Emel Demirezen, Fazıl Ahmet Bahadır, Muhsin İlyas Subaşı, Ali Özkanlı, İmdat Avşar, Bekir Oğuzbaşaran, Ahmet Karaaslan, Bülent Gündoğan, Emin Kuzucular… Her biri şiir ikliminde birkaç damla ile ıslattı izleyenleri… 


Türk Sanat Müziği’nin güçlü sesi Yıldırım Bekçi’nin de katıldığı şiir ve musiki ile bütünleşen 3 saatlik programın sonunda izleyenlerin halini varın siz tahmin edin. Gecenin sonunda çok kısa bir şiirimle kapanışı yapmak bana kısmet oldu. 
Ertesi gün misafirler şairler Erciyes ile buluştu. Kimisi ilk kez görmenin heyecanını yaşarken kimisi yeniden buluşmanın mutluluğunu yaşıyordu. 
Meşakkatli bir koşturmaydı bu. Akıp giden zaman içinde veda zamanında yeniden buluşma sözleri alındı. 
Etkinlik için gelen konuk şairler şiir gecesinden başka televizyon ve radyo programlarına da katıldılar. Peki, daha neler yapılabilirdi diye düşündüğümde ortaya birkaç madde çıkıyor: 
Kadı Burhanettin ile alakalı panel ve konferans yapılabilirdi. 
Belli bir program dâhilinde İl ve ilçe okullarına geziler düzenlenerek okullarda şairlerle öğrenciler buluşturulabilir ki bunu Elazığ çok başarılı bir şekilde yapıyor. 
Programın kültürel boyutu öne çıkarılarak tarihi gezilere zaman ayrılabilirdi. Çünkü şairler ve yazarlar kültür elçilerimizdir. 
Kültür sanat edebiyat dergileri buluşturularak fikir alışverişi yapmaları sağlanabilirdi. Ki bu vesile ile birçok dergide etkinlikle alakalı yazıların çıkması sağlanabilirdi. 
Konser ve şiir programı birbirinden ayrılabilirdi. Ne de olsa şiir atmosferinin konserle dağılmasına engel olunamıyor. 
Kısacası 3-4 günlük kombine bir program olabilirdi. Tabi bu bizim gönlümüzün arzusu. Gönül bu. Her şeyin en güzelini en iyisini istiyor. 
Umarım ki İl Kültür ve Turizm Müdürümüz İsmet Taymuş da kuracağı bir komisyon ile daha profesyonel bir etkinliğe doğru yol alacaktır. Çünkü artık Kayseri’de de şiir etkinlikleri şahlanmalı, markalaşmalı… 




SERGÜL VURAL 

Yorumlar